NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
مُسَدَّدٌ
حَدَّثَنَا
مَرْحُومُ
بْنُ عَبْدِ
الْعَزِيزِ
الْعَطَّارُ
حَدَّثَنِي
أَبُو
عِمْرَانَ
الْجَوْنِيُّ
عَنْ يَزِيدَ
بْنِ بَابَنُوسَ
عَنْ
عَائِشَةَ
أَنَّ
رَسُولَ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
بَعَثَ إِلَى
النِّسَاءِ
تَعْنِي فِي
مَرَضِهِ فَاجْتَمَعْنَ
فَقَالَ
إِنِّي لَا
أَسْتَطِيعُ
أَنْ أَدُورَ
بَيْنَكُنَّ
فَإِنْ
رَأَيْتُنَّ
أَنْ تَأْذَنَّ
لِي
فَأَكُونَ
عِنْدَ
عَائِشَةَ فَعَلْتُنَّ
فَأَذِنَّ
لَهُ
Âişe (r.anha)'den rivayet
edildiğine göre,
Rasûlullah (s.a.v.)
-hastalığı (sırası)nda- hanımlarına (bir elçi) göndererek (onların yanına
gelmelerini iste)di. Bunun üzerine (hanımları yanına gelerek huzurunda)
toplandılar (Rasûl-i Ekrem de onlara hitaben); Ben (artık geceleri) sizlerin
arasında dolaşamıyorum, eğer izin verirseniz artık bundan sonra Âişe'nin
yanında kalacağım" dedi. Onlar da izin verdiler.
İzah:
Ahmed b. Hanbel, VI,
117.
Önceki hadis'i şerifin
şerhinde açıkladığımız gibi Rasûlullah efendimiz gecelerini hanımları arasında
eşit bir şekilde paylaştırmakla mükellef olmadığı halde Cenabı Hakkın kendisine
verdiği terbiyenin bir sonucu olarak son günlerini yaşadığı, ölüm hastalığından
bile takatsizliği yüzünden nöbet gecelerinde ziyaret edemediği hanımlarının gönüllerini
almak, onların üzülmelerine sebep olacak her hangi bir yanlış anlaşılmayı
önlemek maksadıyla onların hepsini bir araya toplayarak mazeretini arz etmek
suretiyle Hz. Âişe'nin evinde kalmak için onlardan izin istemiş, onlar da bu
âlicenabhk karşısında gönül rahatlığı ve memnuniyetle Rasûl-i Ekrem'in isteğini
yerine getirmişlerdir.